"Bankacılık sektörü, son birkaç yıldır gözünü Anadolu'ya çevirdi. Geçtiğimiz 2 yılda yeni şubelerin yarısı Anadolu'da açıldı. KOBİ ve ihtiyaç kredileri başta olmak üzere bankacılık ürün ve hizmetlerinin Anadolu'daki penetrasyonu yükseldi. Anadolu'yu adeta yeniden keşfeden bankalar, yeni dönemde de büyümenin önemli bir bölümünün buradan geleceği görüşünde.
Anadolu Kaplanları'nın doğduğu büyük illerden birinin sanayi ve ticaret odası başkanı, "Son birkaç yıldır bankaların atağına uğradık. Biri gidiyor, biri geliyor. Bazen aynı günde iki bankanın heyetlerini kabul ettiğimiz bile oluyor" diye konuşuyordu.
Başkan sözlerine, "Bize babamız, bankanın önünden geçerken yolunu değiştir, belki müdür çağırır, aklına kredi kullanmayı sokar derdi" diye devam ediyordu.
Ona göre artık Anadolu'da iş adamı da bankacı da değişti. Şimdi yeni yatırım yaparken banka olmadan yola çıkmayı akıllarından bile geçirmediklerine dikkat çekiyor ve ekliyor:
"Bankacılar da eskisi gibi değil. Anadolu iş dünyasını anlıyor, bize uygun hizmet getiriyorlar."
Böyle düşünen Anadolulu iş adamı sayısı az değil. Artık bankalar, KOBİ ve işletme bankacılığı başta olmak üzere bütün güçleriyle Anadolu'ya yüklenmeye özen gösteriyorlar.
Bir yandan işletmeleri, diğer yandan da bireyleri hedefliyorlar. Bu müthiş heyecan ve atağın arkasında ise İstanbul başta olmak üzere büyük illerde bankacılık hizmetlerini kullanma oranının yüksek düzeylere ulaşması var.
Örneğin İstanbul'un tüm bankacılık ürün ve hizmetlerinden aldığı pay yüzde 35-40 gibi önemli oranları yakalamış durumda. Ancak, en önemlisi, Anadolu'da neredeyse her bankacılık ürününde "penetrasyon" oranı çok düşük düzeylerde . Bu da "gidilecek çok yer var" düşüncesini öne çıkarıyor.
Anadolu'da nundan 10 yıl öncesine kadar bankacılık potansiyeli sunmayan pek çok kent, yeni dönemde bankalar için hem yeni müşterinin hem verimli çalışmanın adresi olmuş durumda. Ayrıca Anadolu'da düşük olan penetrasyonlarla beraber, maliyet ve verim avantajı da bankaları cezbediyor. Zira Anadolu'da bugün şube açmak ya da eleman istihdam etmek, maliyetlerin yükseldiği, kar marjlarının daraldığı İstanbul'a kıyasla daha uygun..."
Süzer, Hande D., Capital Aylık İş ve Ekonomi Dergisi, Mayıs 2008
YORUM:
Son yıllarda artan rekabet ve büyük şehirlerde doyma noktasına ulaşan sektör yeni açılımlar peşinde, özellikle 2001 krizinin ardından konumlarını sağlamlaştıran, kar ve pazarlama hedefleriyle büyük oynayan bankalar yeni ve yüksek marjlı pazarlar arayışına girmiş durumda. Her köşe başında açılan şubeler ve kurumsal alandaki düşük marjlar nedeniyle bireysel ve kobi pazarı artık bankacılık için daha cazip konuma geldi. Ancak büyükşehirlerdeki doygun pazar bankacılara istediği firsatları vermeyince yıllardır unutulan Anadolu, sektörün gelecek hedeflerinin merkezine oturdu. Kaliteli hizmet ve müşteri odaklı pazarlama anlayışından uzak kalan Anadolu illerinde ardı arkasına yeni şubeler açan bankalar özellikle ilk olmanın avantajından faydalanarak Anadolu müşterisinin sadakatini kazanma planları yapıyor. Kurumsal firmaların aksine "ilişki bankacılığı"na önem veren kobi ve bireysel müşteriler için bankalar da "müşteri odaklı" imajlarıyla Anadolu'da görücüye çıkıyor. Haberin devamında yer alan rakamlar Anadolu'daki büyük potansiyeli gözler önüne sererken bankacıların da iştahını kabartıyor; İstanbul'da yüzde 50 olan kredi kartı penetrasyonu Anadolu'da 25 düzeyinde, İstanbul'da şube başına 5.722 kişi düşerken, Anadolu'da bu rakam ortalamada 11.000'e yaklaşıyor.
EMEL ARSLANTÜRK - 107604087
Subscribe to:
Post Comments (Atom)
No comments:
Post a Comment